16 Ekim 2012 Salı

DİNLENİLMEK İSTİYORUZ



3,33,103  de olsak DİNLENİLMEK İSTİYORUZ…

Ofisten içeri girdim bekleme salonunda bir küçük kız, alışılmışın dışında.Küçük sadece 3 yaşında, yani 36 aylık … henüz sadece 36 ay geçmiş bu dünyasında…İsmi Fatma, annesi ve babası abisi ile birlikte koçluk seansına girmişler, sekreter  arkadaşım küçük Fatma’yı oyalamaya uğraşıyor, bir diğer taraftan bizim görevli hanım, ikisi birden çocukla ilgileniyor , masada bir boya kalemi ve boyanacak kağıtlar konulmuş ama masada duruyorlar. Fatma hareketli, oradan oraya kaçarak ,  birilerinin onunla ilgilenmesini istiyor ve o birileri sürekli ilgileniyor…Oysa o değişik bir ilgi, bununla beraber anlaşılmayı bekliyor.Yanına gittim eğildim ve elini tuttum hadi benim odama geçelim dedim ve ona değer verip masamın yanına bir sandalye çektim, burası senin masan olsun dedim, boya kalemi ve kağıt verdim ve bir şeyler çizmesini söyledim, o  onu çizmeye çalışırken ben bilgisayarımı açayım dedim…dikkatle beni dinledi bana izin verdi ve makinamı açtım… bir yandan bana bakıyor bir yandan çizmeye çalışıyordu. Ben işime başladım birlikte yan yana biraz çalıştık ve biraz sonra  sıkıldı ve dışarı koridora gitmek istedi, izin verdim  10 dakika sonra tekrar yanıma geldi oturdu, bende İstanbul’ dan bir arkadaşımla skype  üzerinden görüşme yapacaktım bağlantı denemesi yaparken onu ekranda gördü ve sanki daha önce babaannesiyle konuşmuş gibi bana bir şeyler anlatmaya çalıştı, onu onaylayarak dinledim anlamaya çalıştım.Ona şöyle söyledim, ama direk gözlerinin içine bakarak ve göz hizasına inerek , bana izin ver çalışmam gerekiyor daha sonra seninle tekrar çalışacağız şimdi koridordaki ablanın yanına gider misin dedim ve sanki kocaman bir insan edasıyla tamam dedi ve gitti.Şimdi sorarım size…. Yaşam Koçluğu almaya gelen ailenin en küçük ferdi Fatma, içerde bana ve dışarda diğer arkadaşlara neden değişik hareketler sergiledi?Söyleyeyim önce hırçındı oradan oraya koşan yaramazlıkla ilgi çekmeye çalışan tipik yaramaz çocuktu, sonra ona değer veren onunla açık açık konuşan ve onu dinleyen, adam yerine koyup masada yer gösteren birisi vardı ve ondan bir şey rica ediyordu…. O da anlayabiliyordu ve kendisinden istenileni yapabiliyordu…. Fakat öncekiler onun yaramazlığa şartlı küçük bir çocuk olarak kodladıkları ve onu bekledikleri için o da onların istediğini yaptı…. Çünkü beklenilen oydu….İşte koçluk böyle bir şey… 3,33,103 yaşında da olsa insan ,  insandır ve herkesin dinlenilmeye ve gözlerinin içine bakılıp sen değerlisin denilmeye ihtiyacı vardır.Oysa insanlar insanlara değer vermedikleri ve ön yargılarla baştan kodladıkları için, ne kodladılarsa onu yaşıyorlar…Yaşam Koçluğunun amacı; insanları dinlemek ,  onlara objektif olarak ayna tutmak ve gitmek istedikleri hedefe giderken onlara eşlik  ederek  güçlü sorularla  potansiyellerini ortaya çıkarmak.Bazı kişiler doğal koçtur  ve  bizi çok iyi dinlerler, onların yanında kendimizi ferahlamış gibi hissederiz, çünkü boşalması gereken yük gibidir boşalmayan duygu birikimleri ve ne yapacağını bilememenin verdiği kararsızlıklar.Doğru ilişkiler kurabilmek ve  hedefe odaklı çalışmak için kişi önce kendisine koçluk yapmayı öğrenmeli , bu öğrendiklerini hayata geçirdikten sonra istiyorsa profesyonel dokunuşlarla etrafına faydalı olabilir.Evet  sihirli değnektir  KOÇLUK YAKLAŞIMI… kişiye kendini keşfettiren bir değnek…En büyük dileğim bu yaklaşımın bütün insanlara yayılması …Sevgimle,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder